1969’un Ankara’sında bir mahalle… Sokaklarda oynanan oyunlar, biriktirilen gazoz kapakları. Gençlik Parkı, Akman Pastanesi, Alemdar Sineması. Ve iki arkadaş: Suna ile Emel. İki ev, iki hayat arasında kurulan o arkadaşlık ve komşuluk ilişkileri bambaşka yollara kavuşuyor. Hiç unutulmayan bir geçmiş olarak herkesin hayatındaki yerini alıyor. Bazı yaralar hiç kapanmıyor, bazı şeyler unutuldu sanılsa da aslında hiç unutulmuyor. Sevgili Şükran Yiğit (@sukrany) 1969 Ankara’sından 1980’lere oradan 2000’li yıllara geçiyor. Yarım kalmış bir aşkın gölgesinde büyüyen o iki küçük kızı, o aşkın etkilediği herkesi anlatıyor. Kitabı bitirdiğinizde içinizde kalan o hissi kelimelere dökebilir miyim bilmiyorum. Güzel, hüzünlü, sıcak bir anlatım. Ve her satırında canım Ankara.. Daha ne olsun diyor ve kesinlikle tavsiye ediyorum.
#kzlgezegenöneriyor #iletişimyayınları #şükranyiğit #ankaramonamour